Bu makalemde sizleri, çok önemli bir konuda düþünmeye davet etmek istiyorum. Bir an þöyle düþünelim. Biz günümüzde deðil de, Peygamberimizin döneminde yaþadýðýmýzý farz edelim. Hemen Kur’an dan aldýðýmýz bilgileri hatýrlayalým ve O dönemle ilgili Kur’an ýn bahsettiklerini þöyle bir gözden geçirelim. Yahudiler ve Hristiyanlar öyle bir din yaþýyorlardý ki, genel çoðunluðunun Allah ýn indirdiði din ile hiçbir alakasý kalmamýþ, atalarýndan kendilerine intikal eden, rivayet inançlarý da din edindiklerini görüyoruz. Onun için Allah yeni bir kitap ve uyarýcý Elçi gönderme gereðini duymuþ. Hatýrlarsanýz Kur’an sürekli, atalar dini konusunda uyarýr ve ikazlar yapar.


Her iki toplumda bir birini suçluyorlar, yanlýþ yoldasýnýz bize katýlýn ki cennete gidesiniz diyorlar. Yine Kur’an dan aldýðýmýz bilgilere göre, Yahudi ve Hristiyanlar Allah ýn indirdiði kitap ile yetinmediklerinden kendilerine edindikleri veli kiþileri öyle putlaþtýrmýþ ve onlarýn sözleri ile doðru yolda olabileceklerine ve böylece cennete gideceklerine inanýyorlardý. Hatta Kur’an ýn ismen zikrettiði LAT, MENAT VE UZZA isimli kiþilere öyle baðlanmýþ ve bu kiþileri þefaatçi edinerek, Allah katýnda günahlarýnýn affettirileceðine inanýyorlar, hatta bu kiþilere kurban kesiyorlardý. Günümüz deyimiyle bu isimler aziz, azize, yüce kiþi anlamlarýna geliyor ve kitap ehli bu kiþileri tanrý kabul etmiyor ama Allah katýnda sözü dinlenecek kiþiler olarak kabul ediyorlardý. Çünkü Yahudiler ve Hristiyanlar týpký bizler gibi, Allah ýn tek ilah olduðunu biliyorlardý. Bu isimlere bu kiþilere yükledikleri anlamlarýn hepsi, atalarýnýn rivayet sözlerinden baþka bir þey deðildi. Kur’an bu konuda bilgi veriyor ve bunlar onlarýn zanlarýndan baþka bir þey deðildir diyor.


Düþünmeye devam edelim. Gözlerimizi kapatalým ve O devirde bizlerin yaþadýðýmýzý hayal etmeye devam edelim. Sizler nasýl bir inancý seçerdiniz? HER ÝKÝ ÝNANÇTA ALLAH IN EMRETTÝÐÝ YOLDAN SAPMIÞ VE ATALARININ ÝNANÇLARINI ÖN PLANA ÇIKARTIP YAÞIYORLAR. Sanýrým anne ve babamýz hangi inancý seçmiþse, bizlerde o inancý seçerdik diyebilirsiniz. Buda genel çoðunluðunun zaten yaptýðý bir seçim. Bugünde öyle yapmýyor muyuz? Peki, bu seçimi nasýl yapýyoruz burasý çok önemli. Anne ve babamýzýn seçtiði inancý tarafsýz bir þekilde belirli yaþa geldiðimizde, araþtýrýp doðruyu bulabilmek adýna, çaba harcýyor muyuz? Eðer bu çabayý göstermiyorsak günümüzde, O devirde yaþamýþ olsaydýk ayný þekilde anne ve babamýzýn inancýna sorgusuz tabi olurduk.


SÝZLERE ÞÖYLE BÝR SORU SORMAK ÝSTÝYORUM. CAHÝLÝYE DÖNEMÝNDE, YAHUDÝ YA DA HRÝSTÝYAN OLARAK YAÞIYOR OLSAYDINIZ, ALLAH IN NE YAHUDÝ NEDE HRÝSTÝYAN OLMAYAN, ÜMMÝ OLAN YANÝ HÝÇBÝR KÝTAP EHLÝNE TABÝ OLMAYAN BÝR KÝÞÝNÝN, ALLAH IN YENÝ ELÇÝSÝ OLDUÐUNA ÝNANIR MIYDINIZ? BU SORUYA LÜTFEN TARAFSIZ VE DÜÞÜNEREK KENDÝ NEFSÝNÝZE CEVAP VERÝNÝZ. Hatýrlatýrým Allah, Hem Tevrat ta hem de Ýncil de, yeni bir Elçi geleceði bilgisini vermiþ. Ama Allah kitap ehli arasýndan deðil, onlarýn dýþýndan bir kulunu Elçi seçiyor. NEDEN OLABÝLÝR? Bu sorularýn doðru cevabýný bulamýyorsak, bugün günümüzde de kitap Ehlinin yaptýðý ayný hatalarý mutlaka bizlerde yapýyoruz demektir.


O devirde yaþayýp ölmüþ olsaydýk ve hiç araþtýrmadan atalar dine inansaydýk, sanýrým mahþerde hesabýmýzý veremeyenlerin safýnda olacaðýmýz çok açýktýr. Elbette geçmiþ toplumlarýn içinde yani Yahudi ve Hristiyan toplumlarýn arasýnda, çok azýnlýkta olsa, doðru yolda olanlarýn varlýðýný Kur’an dan öðreniyoruz. Peki, onlar ne yapmýþ olmalý ki bu azýnlýk iman edenlerin arasýna girmiþ olsunlar, burasý çok öneli. Bunu da yine Kur’an dan öðreniyoruz, batýldan ve hurafeden uzak, Allah ýn indirdiði kitaba sarýlanlar yani atalarýnýn inancýndan uzaklaþanlar olduðu anlaþýlýyor.


Allah gönderdiði tüm kitaplarýnda, daha sonra gelecek bir Resul olup olmayacaðýný bildirdiðini söylüyor Kur’an da ve Hz. Muhammed den sonra baþka bir Nebi gelmeyeceði bilgisini veriyor. Yahudiler ve Hristiyanlar, aslýnda bir Resul bekliyorlardý, çünkü her iki kitapta da bir RESULÜN, TEBLÝÐCÝ UYARICININ geleceði bilgisi vardý. Peki, Hz. Muhammed i neden Resul olarak kabul etmemekte ýsrar etmiþ olabilirler? Çünkü Peygamberimiz ÜMMÝYDÝ. Söylediðim gibi, ne Yahudilere nede Hristiyanlara tabi olmamýþ, gerçeklerin arayýþýnda olmuþtu. Sizce neden tabi olmamýþtý? Burasý çok önemli. ÇÜNKÜ ALLAH IN RESULÜ, O DEVÝRDE YAÞANAN DÝNÝN ALLAH IN EMRÝ BÝR DÝN OLMASININ MÜMKÜN OLAMAYACAÐINI, BÝRAZ DÜÞÜNDÜÐÜNDE FARK EDEBÝLÝYORDU DA ONDAN. ALLAH IN ELÇÝSÝ BÖYLE BÝR ÝNANCA TABÝ OLMAKTANSA, GERÇEKLERÝN ARAYIÞINDA OLURUM DÝYORDU. DEMEK KÝ BATILIN VE HURAFENÝN ÝÇÝNDE OLMAKTANSA, ONLARDAN UZAK GERÇEKLERÝN ARAYIÞINDA OLMAK, ALLAH KATINDA DAHA MAKBUL OLAN OLDUÐU ANLAÞILIYOR. LÜTFEN BUNU BÝRDE GÜNÜMÜZ ÝSLAM ANLAYIÞI ÝLE KARÞILAÞTIRINIZ, NASIL BÝR YANLIÞIN ÝÇÝNDE OLDUÐUMUZU ÝÞTE O ZAMAN DAHA ÝYÝ FARK EDECEKSÝNÝZ. Ýlginç olan Yahudi ve Hristiyanlarýn inancýnda, yeni bir Elçinin geleceði bilgisi var. Ama hiç birisi artýk bunu beklemiyor, kendi atalar inancý ile yetinmek istedikleri anlaþýlýyor. Düþündürücü deðil mi?


Yahudiler ve Hristiyanlar, Allah bir Elçi gönderecek olsaydý, bizlerin arasýndan gönderirdi diye Peygamberimize inanmak istemiyorlardý. Ama Allah batýlýn ve sanýnýn ardýndan gitmektense, bu inançlardan uzak duran ama gerçeklerin, doðrunun arayýþýnda olan, yaþamýyla örnek, doðru, dürüst, yardým sever, adaletli bir kulunu Resul olarak seçmiþti. Ýþte bizlerin bu gerçeklerden alacaðýmýz, çok önemli bir ders vardýr. Ama bu dersi almak istemediðimiz, çok açýk anlaþýlýyor. SÝZLERE SORMAK ÝSTERÝM. ALLAH TEKRAR BÝR RESUL GÖNDERECEK OLSAYDI, TABÝ GÖNDERMEYECEÐÝNE KUR’AN DA AÇIK HÜKMETMÝÞTÝR, SÝZCE BUGÜN BATIL SANI VE RÝVAYETLERLE YAÞANAN, DÝNDE BÖLÜNMEYÝN EMRÝNE UYMAYIP BÖLÜNEN, MEZHEP, CEMAAT VE TARÝKAT ÝNANCINA TABÝ OLANLARIN ÝÇÝNDEN RESUL SEÇER MÝYDÝ? Yorumunu sizlere býrakýyorum. Aklýný zerre kadar kullanan, rivayetlerden uzak Allah ýn Elçisini örnek alan, her sorunun doðru cevabýný Kur’an dan bulacaktýr.


Deðerli dostlarým. Allah Kur’an da Resulüm sizler için güzel bir örnektir diyor. Ama bizler asýl örnek almamýz gereken, onun ümmi oluþunun nedenlerini araþtýrmadýk. Doðru, dürüst, adaletli, güvenilir ve yardým sever niteliklerinin yanýnda, ýsrarla Allah ýn neden ümmi bir resul seçtiðinin gerçeklerini, hep toplumdan gizledik ve Allah ýn bu örnekliði ile bizlerden neler istediðini, anlamak istemedik. Birde utanmadan, Ümmi kelimesine okuma yazma bilmeyen anlamýný vererek, gerçekleri gizleyebilmek adýna, Alla ýn Resulüne saygýsýzlýk yaptýk. Hâlbuki Kur’an ümmi kelimesinin anlamýný açýklýyor ve Kitap ehline tabi olmayanlar diye bilgi veriyor.


Allah ýn Elçisinin yaptýðý gibi doðru, dürüst gerçekleri araþtýrmadan inandýðýmýz içindir ki bizler günümüzde, kitap ehlinin yanlýþlarýna düþtük, hatta o yanlýþý elimizdeki apaçýk nur olan Kur’an dan görmek istemedik. Çünkü Kur’an ý anlaþýlmayan, detaysýz ve herkesin anlayamayacaðý bir kitap ilan ettik. Ondan sonrada huzurun ve adaletin, yardýmlaþmanýn olmadýðý bir dünya yarattýk kendimize. BÖYLE OLUNCA DA NAMAZ KILAN, BOLCA DUA EDEN AMA DUALARI KARÞILIK BULMAYAN BÝR TOPLUM OLDUK. BUNUN NEDENLERÝNÝ ÝSE HÝÇ ARAÞTIRMADIK. ÇÜNKÜ BÝZLERÝN KUR’AN ÝLE BAÐINI KESTÝLER VE EDÝNDÝÐÝMÝZ RUHBANLAR NE SÖYLERSE ONU DÝN ZANNEDÝP, YAÞAMAYA DEVAM EDÝYORUZ.


DÝLERÝM KUR’AN GERÇEKLERÝNÝN FARKINDA OLAN VE ALLAH IN RESULÜNÜN ÜMMÝ OLUÞUNUN NEDENLERÝNÝ VE ALLAH IN NEDEN KÝTAP EHLÝNDEN DEÐÝLDE, ÜMMÝ BÝR RESUL SEÇTÝÐÝ GERÇEKLERÝNÝN FARKINA VARAN VE ALLAH IN RESULÜNÜ ÖRNEK ALAN BÝR TOPLUM OLURUZ.


Saygýlarýmla
Haluk GÜMÜÞTABAK


https://kuranadavet1.wordpress.com/


https://twitter.com/KURANA_DAVET


http://www.hakyolkuran.com/


https://www.facebook.com/Kuranadavet1/


https://hakyolkuran1.blogspot.com/