Anayasa Mahkemesi, baþörtülü bir kadýnýn, adliye binasýna giriþinde güvenlik gerekçesiyle pardösüsünün çýkarýlmasýnýn istenmesini hak ihlali saydý.
Anayasa Mahkemesi, baþörtülü bir kadýnýn, adliye binasýna giriþinde güvenlik gerekçesiyle pardösüsünün çýkarýlmasýnýn istenmesini hak ihlali saydý.
Esma Nur Özbey, 22 Ocak 2013'te Bakýrköy Adliyesi giriþ kapýsýnda, elektromanyetik cihazdan geçerken görevlilerin pardösüsünü çýkarmasýný istemesine itiraz etti.
Bir kadýn görevli tarafýndan üzerinin aranabileceðini söyleyen Esma Nur Özbey ile güvenlik görevlileri arasýnda tartýþma yaþandý. Özbey, adliye binasýna giriþinin engellendiði ve kendisine hakaret edildiði iddiasýyla suç duyurusunda bulundu. Bakýrköy Cumhuriyet Baþsavcýlýðý, þüpheliler hakkýnda kovuþturmaya yer olmadýðýna karar verdi.
Özbey, bunun üzerine "inancý gereði giydiði pardösüsünü çýkartmaya zorlanmasý nedeniyle din ve inanç özgürlüðünün, hakarete uðradýðý halde þüpheli hakkýnda ceza davasýnýn açýlmamasý nedeniyle þeref ve itibarýnýn korunmasý hakkýnýn ihlal edildiði" gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine bireysel baþvuruda bulundu.
Anayasa Mahkemesi de Özbey'in, Anayasanýn 24. maddesinde güvence altýna alýnan din ve vicdan hürriyetinin ihlal edildiðine karar vererek, baþvurucuya net 3 bin lira manevi tazminat ödenmesine oy birliðiyle karar verdi.
'Din ve vicdan özgürlüðü demokratik devletin unsurlarýdýr'
Yüksek Mahkemenin Resmi Gazete'de yayýmlanan gerekçesinde, din ve vicdan özgürlüðünün, Anayasanýn 2. maddesinde ifadesini bulan demokratik devletin unsurlarýndan olduðu vurgulandý.
Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesinin (AÝHM) de din ve vicdan özgürlüðünü, Avrupa kamu düzeninin temel unsuru demokrasinin en önemli ilkelerinden biri olarak kabul ettiði belirtilen gerekçede, þu ifadeler kullanýldý:
"Kiþinin dinini seçme hakký ile din, inanç ve düþüncelerini açýklamaya veya deðiþtirmeye zorlanmamasý, bunlardan dolayý kýnanmamasý, baský altýnda tutulmamasý ile devletin belirli bir dini veya inancý kiþilere dayatmamasýný ifade eden din ve vicdan özgürlüðünün içsel alaný, demokratik, laik bir hukuk devletinde kanun koyucunun her türlü etkisinin dýþýndadýr. Anayasanýn 15. maddesinde savaþ, seferberlik, sýkýyönetim veya olaðanüstü hallerde dahi kimsenin din, vicdan, düþünce ve kanaatlerini açýklamaya zorlanamayacaðý ve bunlardan dolayý suçlanamayacaðý açýkça belirtilmiþtir."
'Kýyafetini çýkarmaktan kaçýnma ile dini inanç arasýnda doðrudan bað var'
Baþvurucunun, pardösü giymesinin ve güvenlik kontrolünde çýkarmayý reddetme davranýþýnýn, Ýslam dini bakýmýndan yerine getirilmesi gerekli bir uygulama olduðunu ileri sürdüðü aktarýlan gerekçede, þunlar kaydedildi:
"Kadýnlarýn Ýslam dininin bir emri olduðu inancýyla vücutlarýný örtecek þekilde pardösü ve benzeri kýyafetler giymelerinin, Anayasanýn 24. maddesinin olaðan anlamýnýn kapsamýnda deðerlendirilebilecek bir konu olduðunun kabul edilmesi gerekir. Bu itibarla, dini inanç gereði giydiði kýyafete sýnýrlama getiren bir kamu gücü iþlem veya eylemlerinin kiþinin dinini açýða vurma hakkýna bir müdahale teþkil ettiði kabul edilmelidir. Somut olayda baþvurucu, dini inancý gereði vücudunun bazý kýsýmlarýný kapatmasý gerektiðine inanmaktadýr ve güvenlik görevlileri kýyafetini çýkartmasýný isteyerek onu aksi yönde bir uygulamaya zorlamýþlardýr. Dolayýsýyla baþvurucunun kýyafetini çýkarmaya zorlanmasý ve baþvurucunun kýyafetini çýkarmaktan kaçýnmasý ile onun dini inançlarý arasýnda doðrudan bir bað vardýr. Bu sebeple baþvurucunun din ve vicdan özgürlüðüne müdahale edildiðini kabul etmek gerekir."
(AA)
Bookmarks